TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Amerikan Başkanının seçilir seçilmez ortaya koyduğu, ‘Orta Doğu da bir barış istiyor’ sözlerinin hemen arkasından, dün ABD’nin başkentinde gerçekleştirilen tiyatroda söylediği sözler asla kabul edilemez. Gazze Filistinlilerindir ve kıyamete kadar Filistin’in bir parçası olmaya devam edecektir dedi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 1’inci TBMM binasında Gençlik ve Spor Bakanlığı’nca bu yıl 9’uncusu düzenlenen Diplomat Akademi Kampı’nın açılış dersine katıldı. Programda, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ile öğrenciler de yer aldı. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye’nin 13 yıl boyunca Suriye’nin yanında olduğunu belirterek, 13 yıl boyunca Türkiye olarak, millet olarak ve devlet olarak çok büyük bir yükün altına girdiğimiz ama bu yükü bir kardeşlik ve komşuluk vazifesi olarak yerine getirdiğimiz Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerindeki zulümden kaçarak Türkiye’ye sığınmaları sırasında ortaya koyduğumuz büyük insanlık, büyük destansı yardımperverlik ve himaye, gerçekten tarihi bir sayfayı oluşturmuştur. Onun sonucu olarak o zamanlar, ‘Türkiye’nin ne işi var Türkiye, kendi sınırlarının dışındaki yerlerle niye ilgileniyor’ diyenlerin bugünlerde gıklarının dahi çıkmadığını görüyoruz. Allah’a çok şükür, sadece bizim milletimizin değil, aynı zamanda dünyanın dört bir tarafında hak ve hukuk sahibi olanların, adalet duygusuna sahip olanların destekleri sonuç vermiş ve Suriye’de 61 yıllık Baas rejimi yıkılmış, yerine yeni yönetim gelmiştir. Hayırlı uğurlu olsun, Suriye halkına bundan sonraki süreçte üstün başarılar diliyoruz ifadelerini kullandı.
‘OYNANAN SENARYO YENİ DEĞİL’
Türkiye’nin Suriye’deki yeni yönetimle tam bir mutabakat içerisinde olduğunu ifade eden Kurtulmuş, şöyle konuştuDolayısıyla bundan sonraki süreçte ümidimiz ve beklentimiz, en kısa süre içerisinde kapsayıcı, bütün toplum kesimlerinin temsil edildiği, işlerini danışarak, istişareyle yapabildikleri bir Suriye yönetiminin inşa edilmesidir. Aynı şekilde başından itibaren savunduğumuz Suriye’nin toprak bütünlüğünün, bundan sonraki süreçte de önemli olacağı kanaatindeyiz. Türkiye ve Suriye’nin yeni yönetimi, Suriye’nin toprak bütünlüğünden taviz vermeyeceğini açıkça ifade etmektedir. Ümit ediyoruz ki toprak bütünlüğü temin edilmiş güçlü bir şekilde yoluna devam eden Suriye, aynı zamanda terör örgütlerinin yuvası olmaktan da en kısa süre içerisinde kurtarılacaktır. Suriye’nin milli ordusunun dışında hiçbir silahlı grubun olmaması gerektiği kanaatindeyiz ve öyle görünüyor ki bu gerçekleştirilecektir. Türkiye, eğer Suriye meselesinde ilkesel olarak durmasaydı, bugün geldiğimiz noktaya gelmemiz mümkün olmayabilirdi. Suriye’nin Baas rejimi işbaşındayken bile, iç savaş devam ederken bile Türkiye’nin söylediği şey, Suriye’nin toprak bütünlüğünün bozulmamasıydı. Türkiye’nin söylediği şey, Suriye’nin terör örgütlerinin cenneti haline getirilmemesiydi. Dün söylediğimizi bugün de söylüyoruz. Çünkü biliyoruz ki Orta Doğu’da oynanan senaryo, yeni bir senaryo değildir. Maalesef özellikle Amerika’nın Irak’ı işgaliyle birlikte başlayan süreçte, bu konuda da önemli adımlar attılar. Üzülerek ifade ediyorum ki başarılı da oldular. Irak’ın, Suriye’nin geçmiş dönemlerde yaşadıkları, bugün Libya’nın, Sudan’ın, Yemen’in yaşadıkları, Lübnan’ın paramparça hale getirilmesi, velhasıl bölge ülkelerinin tamamının iradesiz, parçalanmış küçük devletçikler haline bölünmesi senaryosu halen devam etmektedir. Bu senaryoyu bozacağız. Bu senaryonun uygulanmasına asla ve asla müsaade etmeyeceğiz. Sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye olarak bu oyunu bozan en büyük ülke olmayı sürdüreceğiz. Onun için güçlü bir Türkiye aynı zamanda mıknatıs gibi etrafındaki, bölgesindeki bütün halkları da kendi etrafında aynı istikamete doğru toparlayan bir Türkiye’dir. Ümit ediyorum; 1 asır sonra o dağılmış, parçalanmış Osmanlı’dan kurulan yeni Cumhuriyetimizin etrafında, Türkiye’nin etrafında yeniden bölge halkının derlenmesi, toparlanması fikrine geleceklerini ümit ediyorum.”
‘2 DEVLETLİ ÇÖZÜMDEN BAŞKA HİÇBİR YOL KALMAMIŞTIR’
İsrail’in Gazze’ye yönelik sürdürdüğü işgale ve son dönemde yaşanan olaylara değinen Kurtulmuş, 1,5 yıldır Gazze’de devam eden ve büyük bir insanlık suçu olarak, büyük bir soykırım olarak sürdürülen, İsrail’in arkasına aldığı güçlerden de devşirdiği güçle, destekle ortaya koyduğu bu son gelişmeleri, asla ve asla kabul etmiyoruz. İsrail esasına bakarsanız, 1 hafta içerisinde alacağını zannettiği Gazze’yi 1,5 yıldır alamamakla birlikte, büyük bir askeri yenilginin içerisine düştüğü aşikardır. Ama bundan daha önemlisi, dünyanın dört bir tarafında yüz binlerce insan, milyonlarca insan sokağa çıkarak Netanyahu ve çetesinin ortaya koyduğu bu katliamları, bu insanlık tarihinin gördüğü en büyük soykırımı lanetlemiş, dünyanın her yerinde insanlık cephesi kendisini, varlığını ve gücünü ortaya koymuştur. Bu çerçevede insanlık cephesinin ortaya koyduğu bu gücün, Uluslararası Adalet Divanı ve uluslararası ceza mahkemelerinde Netanyahu ve çetesinin aleyhine alınan sonuçlarda büyük etkisi olmuştur. Şimdi çok açık söylüyorum. Hem Filistin davası için hem İsrail için yeni bir dönemin başlangıcındayız. Bakmayın yüksek perdeden konuştuklarına. Bundan sonra hiçbir şey İsrail için eskisi gibi olmayacaktır. Bundan sonra, Filistin davası daha fazla destekçi bulacak. Filistin davası daha güçlü bir şekilde uluslararası alanda temsil edilecektir. Sürekli yabancı misafirlerimiz geliyor, onları ağırlıyoruz, konuşuyoruz; meclis başkanları, uluslararası kuruluşların başkanları. Artık herkes şu sözü söylediğimizde ‘Doğru’ diyor; ‘2 devletli çözümden başka hiçbir yol kalmamıştır.’ Bu bölgede, tam manasıyla özgür, başkenti Kudüs olan 1967 sınırlarında bir Filistin devleti mutlaka ve mutlaka kurulacaktır ve bütün dünya bunu tanıyacaktır dedi.
‘OLMAYACAK DUAYA AMİN DEMEYİN’
Kurtulmuş, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Beyaz Saray’da kabul ettiği İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile gerçekleştirdiği basın toplantısını değerlendirdi. Trump’ın, ABD’nin Gazze Şeridi’ni devralarak buraya uzun vadeli şekilde sahip olacağı ve gerekmesi halinde buraya Amerikan askerlerinin konuşlandırılabileceğini söylemesine ilişkin Kurtulmuş, şöyle konuştuNetanyahu’nun işlediği bu suçlardan hesap vermesini hiçbir güç kurtaramayacak. Hatta Trump’ın gayretleri bile hiçbir sonuç vermeyecek. Bu katliamların hesabı insanlık adına sorulacaktır. İnsanları evlerinden ettiniz, ailelerini yok ettiniz. İnsanların geleceklerini, gençlerin geleceklerini yok etmeye çalıştınız ama onların gönlünden vatan sevgisini, millet sevgisini ve ait olduğu topraklara aidiyetlerini söküp atamadınız. Şimdi bunu gerçekleştirememiş, Filistin halkının karşısında aciz kalmış olanların, yeni bir hayalin peşinde koşmaları, anlaşılır gibi değildir. Amerikan Başkanının seçilir seçilmez ortaya koyduğu, ‘Orta Doğu da bir barış istiyor’ sözlerinin hemen arkasından, dün ABD’nin başkentinde gerçekleştirilen bu tiyatroda söylediği sözler asla kabul edilemez. Gazze Filistinlilerindir ve kıyamete kadar Filistin’in bir parçası olmaya devam edecektir. ABD yöneticilerine şu tavsiyeyi yapmak da hakkımızdır, diye düşünüyorum. Vietnam’ı, Afganistan’ı, Irak’ı ve orada aldıkları dersleri, Gazze’de aldıkları dersleri unutanların, yeni bir maceraya doğru Orta Doğu’yu sürüklemeye hakları yoktur. Böyle bir karara Orta Doğu’daki bütün halklar, bütün devletler karşı çıkacak. Böyle bir gelişme asla gerçekleşmeyecektir. Onun için diyoruz ki Türkiye barış vizyonuna sahip olmaya devam edecek. Ama sözünü en güçlü bir şekilde söylemeyi de sürdürecektir. Filistin halkının bütün haklarını, başta var olma hakkını, egemenlik hakkını, Filistin devletinin egemenlik hakkını ve Gazze dahil olmak üzere Filistin topraklarının kutsal bir yer olduğunu ve bunların hepsinin de Filistin halkının kendi malı olduğunu, mülkü olduğu, devleti olduğunu her platformda destekleyecektir. ‘Olmayacak duaya amin demeyin’ diyerek ABD’nin yeni başkanını uyarıyor ve bu yanlış tutumdan acilen dönmesinin dünya barışı için de Orta Doğu barışı için de önemli olduğunu ifade etmek istiyorum.
‘GENÇLERİMİZE İNANIYORUZ’
Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak da program dahilinde diplomasi konusunda çalışmalar yürütüleceğini söyleyerek, Diplomat Akademi Kampı’nın bakanlığın bir geleneği haline dönüştüğünü belirtti. Bakan Bak, öğrencilerin yoğun bir eğitim dönemi sonrasında kendi alanlarıyla ilgili ve ilgi duydukları konularda bakanlık tarafından düzenlenen kamplara katıldıklarını ifade ederek, kampların her yıl farklı illerde ve farklı temalarda yapıldığını söyledi.İlk Meclis’in parlamento, diplomasi ve siyasetin merkezi olması nedeniyle Diplomat Akademi Kampı’nın 1’inci TBMM’de yapıldığını kaydeden Bak, Sizlerin burada tecrübeli siyasetçilerden alacağınız bilgiler, onların anıları, tecrübeleri, anekdotları çok önemli. Biz, sizlerin tecrübeli siyasetçilerden bu konuları dinlemenizi, onların anekdotlarını, onların görüşlerini, dünyadaki gelişmelerle ilgili görüşlerini dinlemenizi istiyoruz. Tecrübe, siyasi dil, dinleme ve bilgi birikimi çok önemli. Diplomaside, dış politikada ve güvenlik konularında çok okumak gerekiyor. Kamu yönetiminde eğer görev alacaksanız ve bu tecrübeleri bir şekilde yoğuracaksanız, çok ciddi bir birikime ihtiyaç var. Yaşanan süreçler ve karşılaşılan olaylar, insanları olgunlaştırıyor ve neyi ne zaman söyleyeceğinizi, nasıl davranacağınızı öğreniyorsunuz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye, son 22 yılda bölgesinde masanın kenarında olan değil, masanın merkezinde olan, konulara aktif bir şekilde katılan, süreci yöneten bir diplomasi izliyor. Bakanlık olarak sporda, gençlik merkezlerimizde ve üniversitelerdeki genç ofislerimizde sizlerle beraberiz. Yine yurtlardaki aktivitelerde, yurtlarda yaptığımız çeşitli eğitim programlarıyla, gezilerle ve size yönelik talepleriniz doğrusunda yapılan aktivitelerle sizlerle beraberiz. Gençlerimize inanıyoruz. Gençlerimizin bu coğrafyada, bu ülkenin gelişmesi için vatanını seven, ülkesini seven, vatandaşlığını seven, bu ülkenin geleceğini düşünen gençler olarak yetişmenizi arzu ediyoruz dedi.
Haber-Kamera Aybala MELEK-Mikail KARAMAN-Canberk ÖZTÜRKANKARA,
More Stories
Kapadokya’da kar yağışı sebebiyle balon turları yapılmıyor
Yüksekova’da Kar ve Sis Sürücüleri Zor Durumda Bıraktı
Bursa Osmangazi’de şubat meclisi toplandı