TÜSEDAD: Şap hastalığı Türkiye’de bitmeyen bir salgın haline geldi

Derneğin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, Türkiye’nin coğrafi konumu ve komşu ülkelerdeki yetersiz kontrol önlemleri nedeniyle şap hastalığı açısından sürekli yüksek risk altında olduğu belirtildi.

Türkiye’ye 2023 yılında SAT-2, bu yıl ise SAT-1 serotiplerinin girdiğine dikkat çekilen açıklamada, bu durumun serotip çeşitliliğini ve virüsün antijenik değişim hızını artırdığı ifade edildi.

Mevcut aşılama ve biyogüvenlik önlemlerinin, sahadaki virüs çeşitliliğine karşı tek başına yeterli olmadığı aktarılan açıklamada, aşı uyumsuzluğu riskinin her geçen yıl arttığı belirtildi. Özellikle Kurban Bayramı gibi dönemlerde yaşanan hayvan hareketliliği nedeniyle, hastalığın mevsimsel salgın döngüsüne girdiği ifade edilen açıklamada, hastalığın yalnızca kısa vadeli verim kaybı değil, uzun vadeli fertilite, sürü yenileme, işgücü ve finansman gibi alanlarda da ciddi dolaylı zararlara yol açtığı, 100 sağmal inek kapasiteli bir işletmede hastalık nedeniyle yaşanabilecek tahmini kaybın 49 bin 800 dolara kadar çıkabildiği kaydedildi.

Açıklamada, sınır aşan hayvan hareketlerinin yeterince kontrol edilememesinin, hastalığın farklı bölgeler arasında hızla yayılmasına neden olduğu, serolojik izleme kapasitesinin zayıflığı ve hızlı test altyapısındaki eksikliklerin ise sahadaki gerçek duruma dair zamanında ve doğru bilgi edinilmesini engellediği bildirildi.

Sahada biyogüvenlik önlemlerinin standart şekilde uygulanmamasının, hastalığın çiftlikten çiftliğe taşınmasına zemin hazırladığı vurgulanan açıklamada, bazı üreticilerin aşının etkisini artırmak için gerekli olan tekrar dozlarını yaptırmaktan kaçınmalarının ise bağışıklık düzeyini düşürerek salgının kontrol altına alınmasını daha da zorlaştırdığına dikkat çekildi.

Açıklamada, şap hastalığıyla mücadelede reaktif yöntemlerin yetersiz kaldığı belirtilerek, önleyici ve risk bazlı bir modele geçilmesi gerektiği vurgulandı. Açıklamada, bu kapsamda komşu ülkelerle koordineli, serotip uyumlu aşılama kampanyaları yapılması, dijital hayvan kimliklendirme ve vaka takibi sistemlerine geçilmesi, düzenli serotip eşleşme ve moleküler sürveyans çalışmaları yürütülmesi, SAT-3 serotipine karşı antijen stoğu ve acil aşılama planları yapılması, biyogüvenlik standartlarının yasal zorunluluk haline getirilmesi ve salgın sonrası üreticilere yem, veteriner hizmeti ve finansman desteği sağlayacak ekonomik rehabilitasyon paketleri sağlanması önerildi.

Türkiye’nin “şap hastalığı açısından yüksek riskli ülke” statüsünden çıkabilmesi için bütüncül mücadele stratejisinin şart olduğu ifade edilen açıklamada, reaktif değil önleyici yaklaşım, sınır-ötesi işbirliği, dijital takip sistemleri ve üretici destekleri gibi çok boyutlu uygulamaların eş zamanlı olarak devreye alınmasıyla Türkiye’nin şap hastalığıyla mücadelede kalıcı başarı elde edebileceği ifade edildi.

Related Posts

Hekimhan’da Açık Hava Sinema Keyfi

Kocaözü Mahallesi’nde açık hava sinema etkinliği düzenlendi, vatandaşlar bir araya geldi.

İsrail’in Gazze’yi işgal planı ortaya çıktı: 100 bin asker ile saldıracaklar

İsrail ordusu, yaklaşık 100 bin askerle Gazze Kentine saldırma hazırlığında. İsrail medyasına göre Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir bunun için bir plan hazırladı. Plana göre Gazze kentinin topyüken işgal edilmesi için yaklaşık 100 bin asker seferber …

Adana’da uçuruma yuvarlanan otomobildeki biri çocuk beş kişi öldü

Engin Eldaş’ın kullandığı plakası henüz öğrenilemeyen otomobil, ilçenin kırsal kesimindeki Marankeçili mevkisinde yaklaşık 70 metrelik uçuruma yuvarlandı. İhbar üzerine kaza yerine 112 Acil Sağlık, AFAD ve Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri ile …

Hindistan’da güvercin beslemek yasaklandı: Sağlık krizi kapıda

Hindistan’ın batısındaki Mumbai kentinde toplumsal alanlarda güvercin beslemek yasaklandı.

Hüseyin İldem Son Yolculuğuna Uğurlandı

Dünya şampiyonu güreşçi Hüseyin İldem, Sivas’ta toprağa verildi. Güreş camiası taziyelerini iletti.

Türkiye’de 26 Yılda 448 Bin Deprem Kaydedildi

Doç. Dr. Bülent Özmen, Türkiye’de 1999’dan bu yana 448 bin deprem kaydedildiğini ve İstanbul’un riskinin devam ettiğini belirtti.